27 Mart 2013 Çarşamba

Sıcacık blogger buluşmamız..

Sevgili Nermin abla incelik,nezaket,maharet gösterip bugünkü sıcacık buluşmamızın evsahibeliğini dillere destan şekilde gerçekleştirip bizleri biraraya getirerek musmutlu etti:)
Musmutlu olanda midemdi bu arada:)..Bir karbonhidrat ve tatlı patlamasını burada,bu güzel sofrada küçük porsiyonlar halindede olsa berteraf ettim..Bana epey gider artık:)..Dayanılacak gibi değildi..

Geçen yılki blogger buluşmamız dışında görüşememiştim sevgili arkadaşlarımla..Birazda çok kalabalık olmanın etkisiyle sohbetlere yeteri kadar vakit ve yer verememiştik.
Bugün ev ortamında daha bir başkaydı..Hakikaten yıllardır tanışıyormuşuz gibi.
Nermin ablam...Sana diyecek hiçbirşey bulamayarak sözü fotoğraflara bırakmak istiyorum..
Tarifleri isteyenler Nermin ablanın muhteşem bloguna bir tık yapsın lütfen...

                                     
            Dağ kurabiyesi...İçindeki kuru üzümlerle albenisini sofrada baştan sona korudu..


Kendi yaptığı biber turşusu ve diğerleri bir İzmir'linin damak zevkinden çok ülkemizin doğusuna doğru kayan bir yemek zevkinin ürünü gibiydi..


                                  Şu turşunun güzelliğine bakarmısınız?


                 Bu biberli domatesli sosun içindeki nane katkısı çok farklı ve lezzetli idi...


                                            Mutfağındaki güzelliklerden....


Bu pastanın kivilisini ve en çokta muzlusunu tavsiye ediyor Nermin abla..Bloga uğramanın en başta gelen sebeplerden biridir bu pasta...Harika..Yedim yani,yedim yedim:) Bayağı yedim...


Fındıklı parfe o kadar hafiftiki..Nasıl diyeyim,uçan balon gibi:)Tüy gibi:)..Yedikçe yiyesin geliyor tabii ama ben bunu yapmadım...Kendimle gurur duyuyorum:)


veee bana göre hepsi çok çook güzeldi ama sıcak suyla ıslatılmadan yoğrulan,çiğ köfte lezzetindeki bu kısır, number one dı...Harika idi..Tekrar tabağıma aldığım tek nefasetti..




           


Canlarım...Bundan sonraki buluşmamızı iple çekicem...Resimli tarif,Nursevince lezzetler,Bir tutam kekik,Hünerli eller,Demlenmiş yaşam öyküleri,Bir kase lezzet vee bir kişi olarak aramıza katılıp birkaç gün sonra bebişini inşallah sağlıkla kucağına alacak olan sevgili Bıraktığım izler (Tala) bizleri çok sevindirdi..Bende sizleri çoook çok seviyorum..


24 Mart 2013 Pazar

Makinada içli köfte..

Fincanda içli köfte tarifimden öncede 2 defa içli köfte postu yapmışım:)
Ben bu nefaseti nasıl seri üretim halinde yapabilirim hep onun derdindeyim.
İstiyorumki şöyle derin dondurucumu açtığımda dizi dizi köftelerim hazır bulunsun.Bunlarda yapılırken öyle çok yormasın:)
Hep isteğim makinada yapmaktı.Bunun içinde taa Gaziantep'ten aparat almıştım.(Meğer buralardada varmış)..
İlk deneyimim geçen yıl hüsranla sonuçlanmış,bununla böyle uğraşana kadar elimde yada fincanda daha kolay yaparım demiştim.
Evvelki gün yattığımda kafamda tasarlamaya başladım.Hüsranla sonuçlanan deneyimimde ne hata yapmıştım;Dış hamurunun kıvamı,bulgurumu,malzemesimi?
Yani makinadan hamuru çıkarmak neden bu kadar zor olmuştu,şekilsiz ve şemalsizdi?
İş çıkışı önce içli köftelik bulgur aldım.Yani klasik köftelik bulgur değil.İçinde beyazımsı sert taneleride olan çok ince bulgur..Urfa pazarı diye ürünler satan yerde buldum..
Kıymam 750 gramdı..Orta yağlı.Az sıvıyağda 3 tane doğranmış kuru soğanla birlikte iyice kavurup,baharatlarını ve en sondada kıyılmış maydanozunu katıp soğuması için kenara aldım.
Hamuru için yine 750 gram kadar bulgura 1-2 yemek kaşığı irmik,1 yemek kaşığı biber salçası,2 yemek kaşığı un ve tuzunu katıp ılık suyla iyice yoğurdum.Yani kulak memesi kıvamında diyebilirim.


Sonra makinada çevirerek çıkardığım boru şeklindeki hamurların önce bir tarafını kapatıp,içini doldurup ağzınıda kapatıp çoğalmasını seyretmeye koyuldum:)


Bu uzunlıkta koparıp koparıp doldurdum..Ama size tavsiyem bunu 2 kişiyle yapmanızdır.Zira hem çevir,hem hamuru makinaya ekle,hem doldur,hem kapat yinede yoruyor ama 2 kişiyle çok seri olacağına emin olabilirsiniz.
Yinede bu ölçüden 40 tane çıktı ve ben çabuk olduğu fikrindeydim.
Birdahaki sefere ölçüyü iki katına çıkarıp birazda stoklamayı düşünüyorum..


Yani 40 tane köfteden hiç kalmadıda:))

Bu şarkıyı çok severek dinlerdim bir zamanlar.Bugün radyoda çalınca birden eskilere döndüm..

23 Mart 2013 Cumartesi

Kaynaşma çayımız..

İlçe kadın kolları olarak hep çalışmalar,haftalık toplantılar ve ziyaretlerde biraraya geliyoruz. 
Sevgili başkanımız Elif hanım,ödül baa'bında bir kaynaşma çayı tertip etmiş.Birbirimizle kaynaşalım diye,hani fırsat bulamıyoruz çalışmalardan diye,birbirimizede vakit ayıralım diye..
Gerçi biz bu ortamları her fırsatta yakalıyor,her boşlukta kaynaşmış ve kaynatmış oluyorduk zaten:))

Aramıza yeni katılan arkadaşlar için tertiplenmiş daha çok..İş çıkışı katıldım.Herşey çok güzeldi ve tabiri caizse çene çaldık:)..Günün en kötü yanı benim için, gelen sıcak simiti yememdi:( Yapmamalıydım ama oldu..


Güzel dakikalar geçirdik..Sık göremediğim arkadışımız Tuğba'mı görmek herşeyden daha güzeldi..


Bu simitin acısını çıkarmalıydım ve araç mesafesindeki cafeden yürüyerek gelmeye karar verdik.


Yolda artık daireler karşılığında kurban edilen portakal bahçelerinin önünden geçerken resimlemek istedim..Seneye ya varlaar,ya yoklar..

Sözlerini çok ama çok sevdiğim parça..




21 Mart 2013 Perşembe

EşimdenTekirdağ köftesi..

Koşturmaktan bitap düşmeye ramak kala yazıyorum..
Göz seğirmeleri,gün içinde esnemeler,birdenbire düşen enerjim ve ayak bileklerimde başgösteren ağrılar..Yorgunlukmuş.
Artık gelen müşterilere bazı günler güleryüz göstermekte güçlük çekiyorum.Hatta öyle gaddarlaşıyorumki olumsuz ve ters gelenlerin giderayak canlarını sözlerimle yakıyorum..
Birden içime bir cadı giriyor sanki:)
Hızımı alamıyorum birde siz zaten bunları alamazsınız haklısınız,avrupanın ekonomisi çökmüş durumda,çok kötüüü,yazııık gibi alaycı tavırlar takınmaya başlıyorum..
Hele İzlandalı gruplara;Sahi siz parasızlıktan ülkenizi satıyormuşunuz diye duyduk doğrumu? diye aptala yatıp sorular soruyorum..Renkten renge girmelerini seyretmek hoşuma gitmeye başladı..
Allahım sen aklımı başıma devşir..Bu ben olamam..
Bunda birazda yıllarca bizlerin avrupalıların gözünde hakir görülmenin etkiside var sanırım..
Onların ülkemize olan hayranlıklarını,güzelliğini,haksız önyargılarını anlatmalarını ben onlara bir silah gibi geri çeviriyorum:)
Hatta abartıp,avrupa birliğinde iyikide yokmuşuz yoksa maazallah sizin durumunuza düşerdik diye bitirici vuruşu vuruyorum:)...
Biri şu cadıya en kısa zamanda sus demeli....Hortlayıp duruyor ara ara:)



   Hay ben naapiim nerelere gideyim:))
   Blogumda bir Tekirdağ köftesi tarifi bile veremedim ve eşim gidip adını bile hatırlamadığı bir   blogdan köfte tarifi not etmiş ve yaptı..Yani öyle güzel olduki,artık öyle beğenmemiş tavırlar,eh işte,öyle her blogun tarifi olurmu falan diyemedim:)..Döküm tavadada yapınca harika olmuş..Ellerine sağlık..

Malzemeler:

  • 500 gr.orta yağlı dana kıyma
  • 3 dilim çekilmiş bayat ekmek içi
  • 1 çay kaşığı karabiber
  • 1 çay kaşığı kimyon
  • 1 çay kaşığı kırmızı toz biber
  • 2 çay kaşığı tuz
  • 2 çay kaşığı karbonat
  • 3 çay kaşığından biraz fazla irmik
  • 1 rendelenmiş soğan
  • 1 diş rendelenmiş sarmısak
Malzemeler güzelce yoğurulup en az 2 saat dinlendiriliyor.Şekillendirilip tavaya yağ koymadan ızgara şeklinde pişiriyoruz...İnanın çoook lezzetli.
Birde hangi blogdan tarifi aldığını hatırlasa link verirdim arkadaşlar ama bu tarif gerçekten çok güzel..
Afiyetler olsuuun,bal şeker olsun..

Hadi güzel bir şarkı:Sözler Kanuni Sultan Süleyman,harika bir çalışma olmuş..

Uğur Işılak - Sanat-ı Aşk (Kanuni) | izlesene.com



16 Mart 2013 Cumartesi

''Yemlik,, toplama..

Daha önce burada bahsettiğim gibi,öyle severimki ben bu otu.
Doğrusunu söylemek gerekirse yemesinden daha çokta toplamasını..
Bizim oralarda (Kayseri'de) henüz vakti zamanı gelmemiştir ama geçen yıl eşimle tarla tarla bu güzelliği arayalım derken taa Korkuteli'ne kadar düştü yolumuz..
Dedikki Antalya ve civarlarında iklimden dolayı galiba yetişmiyor.Korkuteli bir nebze yayla havasını içeriyor.E birazda karasal iklime daha yakın bir yer.Yani olsa olsa orada olur..
Dediğimiz gibi çıktı ve ben arandığımız tarlada hazine bulmuşçasına sevinmiştim.
Her ne kadar artık yemlikler kartlaşmış,tazeliğini yitirmiş ve vakt-i zamanı geçmiş olsada toplamıştık.
Bu bize ders oldu ve bu yıl erken gitmeye karar verdik..
Ya buluruz ya bulamayız.Kayserili arkadaşlarımızıda ben işten çıktıktan sonra alıp,maksat muhabbet olsun,elimiz toprağa değsin,elektriğimiz gitsin..diye düştük yola.


Tuzlayıp yemesi şahane olan yemliği tarlanın birinde bol miktarda bulduk...


Öyle güzel daldıkki..O tarla senin,bu tarla benim,dağ tepe yayıldık:)..Buldukça birbirimize haber verdik,''burda çok vaaar!,buraya gelin,,..Temiz hava,biraz rüzgar ve bu rüzgarın getirdiği serinlik.
Ne güzeldi..Birde doğal olduğunu bilmek.Sessizlikte otlarla,toprakla,çiçekle,böcekle başbaşa olmak..




Eve döndüğümüzde her tarafımızın tutulmuş olduğunu farkettik ama önemli değildi..Değdi yani..

haluk levent - düşündürdü yine beni gözlerin | izlesene.com
15 Mart 2013 Cuma

Allah affetsin..

Öyle övüne övüne,ballandıra ballandıra yazmışım bir önceki diyet yazımı.
Sanki 2 gündür özel sofralar mübahmış gibi tıkınıp yiyen ben değilim:)
İyiki verdim bu 5 kiloyu,hemen yelkenleri suya indirmeye hazır bünye depolamıştır bile onca kaloriyi yağ olarak..


İş yemeği dedik,evsahibiyiz dedik,ayıp olur misafirin yanında yememek dedik,Norveçli bu sevimli müşterimi iştaha getirelim dedik:) yedik...

Hadi ona öyle bir bahane buldum..Bugün konuk olduğumuz arkadaşımız Halise hanımın bu sofrasını görünce ''ama ben diyetteyim,olmazkiii,ay yemeyeyim lütfeen,hadi neyse sadece tuzluların tadına bakayım,, şeklinde bir istemem yan cebime koy nidalarıyla tabağına sofradaki herşeyden alıp hüpletende bendenizdim:))...
Yani bu demek oluyorki ben yemek davetlerinde bulunacak en son kişi olmalıyım:))


Sizi temin ederim bu tiramisudan jiletten biraz kalınca bir dilim aldım:)..Gerçekten tadına baktım yani.


    E bu şirin sakızlı muhallebilere nasıl hayır deseydim:)..Zaten minicik kaselerdeydi:))

Beni almaya  gelen eşim hınzır bir gülümsemeyle karşıladı arabada.Ne ima etmek istediğini çok iyi anladım tamam,Allah affetsin,yedim herşeyden naapiim! dedim..


Yani arkadaşlar söyleyin,siz dayanabilirmiydiniz bu dolmalara?...(Birileri destek çıksın,lütfeeen)

Bugün damar takılıyorum,üzgünüm çünkü..Beraber dinleyelim..

12 Mart 2013 Salı

ve 5 kilo kayıpla süren diyet..

Nasıl mutluyum anlatamam..
1,5 ayda verdiğim 5 kilo (bir- ikiyüz gram eksik olabilir) beni inanılmaz motive etti..
Yani spor yapmadan,su içmeden (sıvı tüketemiyorum) oldu bunlar.
Biraz Karatay,biraz dukan karışımı,kendimize uyarladığımız bir diyet oldu..Uyarladığımız diyorum çünkü eşimde 7 kilo verdi...Yani beraber yapınca daha güzel oldu..

Nemi yaptık?
Bir kere son bir hafta haricinde ekmeği ve tatlıyı tamamen kestik.Tamamen diyorum çünkü bir dilim ekmek dahi yemedik...İlk bir hafta bu konuda bir hayli zorlandım.Yani tatlı krizleri dayanılmazdı ama dayandım..
Sabahları ilk iş limonlu veya elma sirkeli bir bardak ılık su ile güne başladım.
Kahvaltıda 2 tane haşlanmış yumurta veya kırmızı meyveli mısır gevreklerinden sütle bir kase yedim..
Dönüşümlü yaptım genelde bunu..Yanında istediğim kadar peynir ve zeytinde yedim tabii..
Bir kere hafta sonu izinli oldum ve kahvaltıyı tatlılar hariç istediğim gibi yaptım..Tam buğday ekmek ile.Ama bu bir kere oldu.Gerçi kahvaltıyı bol ve istediğimiz gibi yapabilirmişiz Canan hanıma göre ama ben yinede abartmadım..
Öğlenleri işyerinde veya evde birkaç kaşık çorba,salata ve bir avuç kuruyemiş (badem,fındık) yeterli geldi..Asla pirinç pilavı olmadı.Aralarda hep yeşil çay içtim.Buda 2 taneyi geçmedi günde..
İkinci hafta insülin direnci kırılıyor ve artık daha az yiyerek doymaya başladık..Tatlı krizleri azalıyor ama ben ne yalan söyleyeyim ara sıra bir tatlı kaşığı ile nutelladan bir kaşık kaçamak yapmadım değil..
Akşamları ızgara veya haşlama et,tavuk,balık yada köfteden istediğimiz kadar yine ekmeksiz yedik.
Tabii hamurişi olmayan diğer tüm yemeklerdende az miktarda yedik..Tereyağını tüm yemeklerde bolca kullandım.Kızartma yemedik.
Saat 19.00 dan sonra yeşil çay ve su dışında birşey yiyip içmedik.Meyve dahi..Akşam yemeğinden sonra yapılan yanlışlardanda biriymiş bu.Karatay hoca söyledi:)Mantıklı geldi.İçindeki meyve fruktozları direkt şekere dönüşüyormuş..


Yani,aslında sıkı sıkıya yapılan bir diyet olmasada işe yaradı..
Şimdi son bir haftadır sadece kahvaltıda bazen peynirle birlikte yarım dilim veya bir dilim kepek ekmeği yiyorum.
Sömestr dönüşü 63 küsurlardaki kilom şu an 58,3 ler civarında geziyor..
Hedef 55 civarı..İnşallah.Daralan,artık düğmelerini kapatamamaktan dolayı bir kenarda duran kıyafetlerimi giymek bir oh dedirtti..
Allahım! Çok mutluyum!
Gelgelelim hamurişlerine çok zor dayanıyoruuum:))Neyse ikimizde karar verdik,tatillerde istediğimiz kadar istediğimiz şeyi yiycez:)

Havalar düzelsin birde yürüyüşe başladıkmı tamamdır..
Yani anlıycanız,boğazı kısınca oluyor,spor yapmasan dahi..
Birde aradaki kaçamakların vijdan azapları olmasa:))

Güzeeel çok güzel şarkı;

8 Mart 2013 Cuma

Günümüzü kutladık..

Kaç zamandır kadın kolları teşkilatı olarak her yıl düzenlediğimiz dünya kadınlar günü etkinliğimizin telaşındaydık.Bu yüzdendirki bende bu telaştan buralara uğrayamadım.
Bugün alnımızın akıyla bu organizasyonu atlattık.Banada bunun ayaklarımda yarattığı tatlı yorgunluğunun eşliğinde resimlerinin keyfine varmak düştü bu saatlerde..


   Salonumuz her yıl olduğu gibi tıklım tıklımdı.Hanımların yoğun katılımı yüzlerimizi güldürdü..


      Sevgili başkanım,herşeyin mükemmel olması için her detayla ilgilendi..


      İlçe ana kadememiz incelik gösterip bizleri yalnız bırakmadı..Yer gösterme görevi benim değilken ben ne kendi kendime gelin güvey olmuşum anlamadım:)..Üstelikte yer bulmakta bu kadar zorlanırken.



 İlçe başkanımızda etkinliğimize katılarak bizlere onur verdi...


    Üstelikte salondaki tüm hanımlara elleriyle çiçek dağıtarak nezaket gösterdi...


Gelenek değişmedi yine bu yılda.Açılış konuşması ve sunum bana aitti...


    Misafirleri karşılamada tüm arkadaşlarım ellerinden geleni en iyi şekilde yaptılar.


Hazırladığım slayt gösterisini sunarken son bir yılda yaptığımız çalışmaların resimlerinin özetini geçtik...Her resmin detayını seslendirdim..



     Günümüzün hakkını verdik:))


         Ben genelde alkış tutarak oynamaya meyilli olmamanın yerini bu şekilde doldurmaya çalıştım..


    Arkadaşımız Sema'nın küçük afacanı tam ısırmalık olmuş..Çok tatlı birşey buuu:)


     Birazda halay..Coştukça coştu hanımlar...


    100 kişiye çekilişle hediye dağıttık...


    Numarası okunan talihliler:))alkış kıyametle sahneye geliyordu:)


   Arkadaşlarımın hepsinin ayrı ayrı çok büyük emekleri var...Seneye yine hep birlikte olmak umuduyla...

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

instagramdayım..

Ben'ce...

Fotoğrafım
Limon çiçekleri
Antalya, Türkiye
Yaşamımızın sınırlarını hayaller belirler.Hayallerin genişliği,yaşamın sınırlarını aşsada bazen,limon çiçeklerinin o dayanılmaz ilhamı kendini buralara atmış durumda.O kokuyu ömrünüzde birkez olsun hissetmeniz dileğiyle...
Profilimin tamamını görüntüle

Google Website Translator

İzleyiciler

Facebook'tayım.

Nereden böyle?

Misafir olduklarım

Sayfalar

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Sponsors