24 Ekim 2013 Perşembe

Mercimek köfte..

Yoğunlardayım:))
Türkçemizi katlediyorum bazen böyle..Affola.
Acilen bir tatile ihtiyacım var,ilgilenenlere duyrulur:)
Hissediyorum,çok uzak değil sanki..
Sabahları yatak bir mıknatıs gibi,
Allah'tan yıllardır zınk! diye kalkma huyum var.


Ah benim bu bulgurlu,acılı,soslu,ekşili tatlara olan sevdam:)
Bu sefer mercimek köfte olarak başgösterdi..
Hiç şaşmayan bir tarifle..1 su bardağı mercimeğe ekleyip 3 bardak suyu,birde ufak patates doğrayıp içine haşlamaya bırakın.
Hafif sulu kalan karışımı döküverin leğene koyduğunuz 1 bardak köftelik bulgura.Öldürün zeytinyağında orta boy yemeklik doğranmış bir kuru soğanı ve 3 diş doğranmış sarmısağı..Ekleyin bir kaşıktan az domates salçasını ve biber salçasını..Kavurun..Altını kapatıp ekleyin sevdiğiniz baharatları nar ekşisini.Bilhassa reyhan ve kimyon...Dökün bulgurlu mercimekli karışıma..Güzeeeelce yoğurun.
Köfteleri sıkmadan önce doğradığınız yeşil soğan ve maydanozuda ekleyin ve bir güzel marul yapraklarının üzerine dizin..

Güzelliklerle kalın..
20 Ekim 2013 Pazar

Edirne usulü yaprak ciğer..

Bir bayram postu bile yazmadan ne yüzle güzel dileklerle bayramdan bahsedilir bilmem:)
İtiraf etmeliyimki,pek bayram şenliği yaşayamadığım için olsa gerek böyle allandıra ballandıra bir yazı yazmayı kendime yakıştıramadım..
Ben çalıştığım için bayramda ev ahalisinide eve hapsetmiş oldum..Yoksa bizi buralara bağlayan birşey yoktu.9 günü evde çatır çatır yemenin hazzınımı yoksa sıkıntısınımı yaşadılar bilemedim.
Sormadımda..Çalışmasaydım burda olurmuyduk?...%1.000.000 hayır:)..Şikayet eden oldumu?..Hayır..
Eh özel sektörde,birde turizmde çalışmanın dezavantajlarını böyle günlerde konsantre bir şekilde hissedincede her seferinde kahır dolu sözleri üstü kapalı estiriveriyorum..
Yinede sık sık yaptığım memleket kaçamaklarını pervasızca gerçekleştirmenin rahatlıklarını düşünüp halime şükredip uzun süre sıla özlemi çekenlere haksızlık ve nankörlük etmek istemiyorum..
Seneye kısmet olur inşAllah..

Her bayram,kimselerin gelmeyeceğini bile bile yine kendimi paralarcasına yaptığım bayram temizliği ve ikramlıkları kendimize saklayıp herseferinde neden yaptığımı bilmeden evdekilerden ''gördünmü? ne gerek vardı?,, sözlerini bir kulağımdan sokup öbür kulağımdan çıkarıyor olmamın bir ifadesinide henüz bulamadım:))..
Kapıya gelen çocukların şekerleri,misafirlerin çikolataları özenle şekerliklere konulup,tatlı ve ikramların tabak ve sunumları dahi arefe günü hazır edilip seyirlik halde bekleyince üzülüyor insan..
Birkaç aile büyüğümüz dışındada ziyaret edilecek kimse olmayınca öyle bitiyor işte..
Aslında gidilecek çok arkadaş çevresi varken Kayseri'deki gibi yoğun bir bayram ziyareti geleneği bizim çevremizde olmayınca bizdede öyle bir mecburiyet hissi olmuyor..Üzücü ama öyle..


Bayram sofralarımızdan tek bir görüntü..Ciğer zaten evdekiler tarafından pek yenmeyince zaten hiç alınmaz bizde.Bayramdada eve bile gelmeden kesim yerinde ya bırakılır yada hemen dağıtılır..O kadar ciğer sevmeme rağmen ne diye kendimede pişirmem aslında bilmem..
Bu sefer hayır dedim ve sırf kendim bile yiyecek olsamda yapmaya karar verdim.
Edirne'de yediğimiz gibi..Yaprak ciğerleri una bulayıp kızartarak..Yanında kuru biber kızartmam yoktu ama soğan salatasıyla idare ederek..Ben ciğerleri ince ince doğrarken mutfağa bile uğramamayı yeğlediler..İşten döndüğümden dolayıda acıkmıştım.Başkacada bir alternatif sunmadım bu sefer:))
Kızartırken bir bir mutfağa girilmeye başlandı:)
Sofranın kurulmasına yardımcı olundu..Güzel oluyor herhalde demeler başladı:))
Sonunda 4 kişi olarak sofraya oturduk.Hemde hiç zorlamadan,davet etmeden:)
Tabak bitti..Böylecede bizdeki ciğer önyargısı ve ambargosuda delinmiş oldu:))

Püf noktalarını netten araştırarak yaptığım Edirne usulü yaprak ciğer sadece ince dilimleme konusunda başarısızdı biraz..Yani daha ince dilimleyebilirmişim ama bunu yaparken elinize çok inceymiş gibi gelen parçalar una bulanıp kızartılınca daha kalın oluyor sanki..
Öncesinde ciğeri zarından ve sinirlerinden arındırıyoruz.
Yaprak şeklinde dilimlediğimiz ciğeri  3 defa çok iyi şekilde yıkayıp suyunu süzdürüyoruz.Bu aşamada sütte bekletenler varmış ama Edirneli ustalar orjinalinde böyle birşey olmadığını yazıp söylüyorlar.
Tuzlayıp gazete kağıdına döktüğüm una ciğerleri atıp gazete kağıdıyla birlikte sallayıp unluyoruz..
Fazla unu bir süzgeçle eleyip orta ateşte kızdırılmış yağa atıp 2,5 dakika kızartıyoruz..Bu süreyi ben fazla tutunca istediğimden biraz daha kuru yaprak ciğerler oldu ama siz bu süreyi aşmayın.
Kağıt havlu üzerine aldığımız ciğerlerin yanında makbul olan kuru acı biber kızartması..Yoksa bir soğan salatası ve acı biber turşularıyla idare edebilirsiniz..Afiyet olsun.

Ne güzel bir şiir..



10 Ekim 2013 Perşembe

Halim,vaktim..Incık,boncuk..


Almanya'da görüp bayıldığım bu kaktüs şeklindeki mumlar başköşeme yerleştiler bile..Pek bi sevdim onları..Yakmalara kıyamam:)


Incık cıncık böyle çocukça detayları çok seviyorum aslında..Bunları alırken Sevgi abla,''Almanya'dan götüre götüre bunlarımı götürüyorsun?,,der gibi baktı:))

Minelnur'un bayıldığı bu objeyi Almanların ''bi milyoncu,,sundan aldım:))..Ordaki herşey 1 euro'ydu..


Bu kutuyu tarzı olmamasına rağmen ablasından inat olsun diye söke söke alan Yaren,birkaç gün sonra doğru yolu bulup geri verdi:)Niye aldıysam diyerek:))..Vintage..Minelnur çok seviyor..


Bu cupcake kumbarasına para atmıyor şimdilik..En çok sevindiği şeylerden biri oldu kızımın..
Diğer kızım Yaren'e bu tarz şeyleri sevmediği için pek birşey alamadım..Öyle farklı zevki varki,spor ayakkabısı,NBA tişörtü falan umuyordu ama ben yinede kendime güvenip alamadım..Gelince telafi ettik..


Pek bir heves ettim doğacak yeğenime magnet yapmaya..Bu aralarda hediye olarakta sık elime geçince inceleme fırsatı buldum.Malzemelerinide kolaylıkla bulunca silikon tabancamı alıp,bağladım yapıştırdım,oldu işte..En kısa zamanda paketlenip Kayseri yolcusu olacaklar..


Hazır evde diyetin miyetin adı esamesi geçmiyorken ,2 tepsi pizzayıda şerefimize yapıverdim bugün..

Öyle güzel bir şarkıki..


Ahmet Kaya - Yakarım Geceleri by yakinda


6 Ekim 2013 Pazar

Lida..

Güzel isim..Kulağa hoş gelen,''güzel hanımefendi,,anlamıyla dahada asil bir hal alan bu ismin sahibesini görmeye gittik bu hafta..
Yönetimden arkadaşımız Müzeyyen hanımın cici torunu..


Haftalardan sonra partideki arkadaşlarımla buluşmakta benim için güzel bir ayrıcalık oldu..
İş, yaz boyu boğdu ve tüm günlerimi gasp etti.
Kışın dinginliği yaklaştıkça sevinmeye başladım..


Zira şu aralar yoğunluktan hiçbir özelime zaman ayıramamanın asabiyeti ve sıkılmışlığı yüzünden patlamak üzereyim..



Lida hanım kendini sevdirme konusunda bayağı maharetliydi ama kuzum bunun farkında bile değildi:)

                          Bebek şekerleri sevgili Münevver ablamızın marifetleriydi..


Mamalarımızda enfes olup değişik lezzetleri ayıp olur diye fotoğraflayamadım desem gülersiniz herhalde:))..Valla ayıp olacak diye herşeyi resimleyemedim ne yalan söyliim:)..



En güzelide,pasta eşliğinde içtiğim lohusa şerbeti idi..İlk defa içtim ama bayıldım.Bu kadar baharat karışımının bulunduğu bir içeceği seveceğimi tahmin etmemiştim..

İnimden çıkıp:) insan içine karıştığımdan bu yana  grip belasıylada boğuşuyorum dostlar..Vücut bir anda tanımadığı dış dünyaya savunmasız kaldı herhalde:)..Elimde mendil,kıpkırmızı bir burun,hapşurmaktan,aksırmaktan gözünü açamayan,ahlayan vahlayan,o köşe senin,bu köşe benim diye kıvrılan,bir yatsam 24 saat uyurum diyen bendenizi hastalık fena yıktı..Öyleki psikolojik dengede alt üst olduğundan dolayıdırki kimi zaman dünya umurunda olmayıp,kimi zamanda bu hastalıktan öleceğimi düşünüp geride kalanların durduk yere kaygısına kalmalar başgösterdi,hayrolsun:)
Sizlere göstermesin..Aman dikkat edin canlar,Ekim ayı hekim ayıymış gerçekten..

Şarkı çok güzel...

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

instagramdayım..

Ben'ce...

Fotoğrafım
Limon çiçekleri
Antalya, Türkiye
Yaşamımızın sınırlarını hayaller belirler.Hayallerin genişliği,yaşamın sınırlarını aşsada bazen,limon çiçeklerinin o dayanılmaz ilhamı kendini buralara atmış durumda.O kokuyu ömrünüzde birkez olsun hissetmeniz dileğiyle...
Profilimin tamamını görüntüle

Google Website Translator

İzleyiciler

Facebook'tayım.

Nereden böyle?

Misafir olduklarım

Sayfalar

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Sponsors