28 Mart 2012 Çarşamba

Çok yazasım geldi!

Geldide ne yazıcam!?Değişik bir tatlımı yaptım?Yemekmi?Yok..Kuru fasülye,pilav ve atıştırmalık olarak elmalı tatlıyı yaptım ve şimdi oturdum.Bu kadar.Hiçbir özelliği yok yani.Resimde çekmedim bu yüzden.Ayıp yani,buda konurmu bloga şimdi dersiniz diye:))..
Resim aradım,taradım, bulamadım, yok.En sonunda kışın memlekete gittiğimde teyzeme konuk olduğumuzdaki tabağın görüntüsünü görüverdim.E hadi,boş geçmesin bari:))


    Milföy böreği,poğaça,kete,kuru patlıcan ve biber dolması,birde benim yaptığımdan birazcık farklı incir tatlısı yapmıştı....Tabağı es geçmiştim o gün,muhabbet şahaneydi.........


    Bugün yine bir ev ziyaretimiz vardı..Asiye hanım'a teşekkür ediyoruz.Harika bir misafirperverliği var kendilerinin.
    Yarında bir ev ziyaretimiz var inşAllah.Öğleden sonra umarım grup yoktur ve ben katılabilirim.Bu ev ziyaretlerinin çalışmalarımızda önemli yer teşkil ettiğine inanıyorum...Hızlı çalışıyoruz,gönülden ve özverili..E benimde bu aralar tek sosyal etkinlik alanım oluyorlar.Zevkle gidiyoruz evlere..


   Bu şarkıyı sizlere armağan ediyor ve dinlemenizi rica ediyorum.Bugünlerde dilime dolandı.Pek hoşuma gitti...

26 Mart 2012 Pazartesi

Yerdeyim,gökteyim..

  An itibari ile neredeyim bilemiyorum ama bildiğim tek şey tatlı bir yorgunluğun üzerine hüzünlü bir sessizliğe bürünmüş olduğum..Evimi temizlerken,düzenlerken hep misafirlerimin geleceğini düşünüp,hayal eder,gurbette bunun yılda az sayılı günlere denk geldiğini bile bilede umutlanırım hep.Geldiklerindede nasıl ağırlayacağımı bilememenin tatlı telaşını taşır,gittiklerindede yapamadıklarımdan dolayı hep hayıflanır,üzülürüm.Neden daha iyi ağırlamadım,anneme iş yaptırdım,onu kraliçeler gibi oturtup rahat ettirmedim,yine koşturttuk diyede içim içimi yer durur.Şu anki gibi..
  Kısmette dayımlarıda ağırlamak varmış bu hafta.Misafir yok yok derken en son dün annemi yolcu ederekte neredeyse 1 aylık misafirli günleri noktalamış olduk şimdilik.Gerçi anne ve babaya ne kadar misafir denirse artık..Hep birarada olundu,gidildi, gelindi,yenildi,içildi,gezildi...Bunda kardeşim Selçuklarında yan binada oturmasının payı büyük.Ayrımız gayrımız olmadı pek.
  Dediğim gibi,hastalığımda aynı döneme gelince hepsi birarada çıktı:)Şu an yorgunluk,ezginlik,bitkinlik ve sessizliğin esiriyim:))Sessizlik dediysem bu ruhen hissettiğim bir sessizlik:)Yoksa sabah 05:30 da başlayan,cumartesi ve pazar dinlemeyen yoğun iş sabahları maratonum devam etmekte..O kadar yoğun anlardan kareleride ölümsüzleştirmeyi ihmal ettik.Halbuki ne postlar çıkardı bu güzel zamanlardan.


    Tünektepe'ye çıktık son gün.Nedense hep biryerleri tepeden izlemek insana huzur veriyor.Tuhaf bir durum aslında bu.Herhalde insan kaoslarını,koşturmalarını,tüm karışıklığını aşağıda bıraktığını düşünüp ona uzaktan bakmayı yeğliyor ve uzaklaşıyor gibi bir durum oluyor.Yada ben en azından öyle hissediyorum.Ne dersiniz?


    Anneme nereyi nasıl tarif ediyorsam artık:)Denizin ortasını gösterdiğime göre kıtalararası bir coğrafik durum sözkonusu:))..


     Bugün ekip arkadaşlarıyla öğle yemeğine davetliydik patronumuz tarafından.Günün başarılı performansının bir ödülü olarak.Kardeşim ve ben...Mevzu yakında karelere sığamayacak olmamız:)Kötü gidişat onuda esir almış durumda:))


   Yemeğimizi yiyip bir an önce eve gitmek istedim.Evde bebelerim var,yemek beklerler:))..İşlerim var bitmemiş benim,uykularım var uyunmamış:))Kilolarım var verilmemiş:))Aaah ah,neyime iş yemekleri..

23 Mart 2012 Cuma

Hayata güneşle dönmek..

...Ölümden dönmedim tabiiki:)) Ama şu 4 gün bende yakın etkiyi yaptı sanırım.Şiddetli soğuk algınlığı neticesi yatak döşek yatmanın fevkaladenin fevkinde eziyeti sona ermiş bulunsada hala tam anlamıyla düzelmiş değilim.Burun horhor çeşmesi misali,öksürük kötürümler gibi bir tuttumu etrafımdakiler acıyan gözlerle bakıyorlar:))Ağrımayan hiçbir kasım ve kemiğim yok sanırım.Çok şükürki ayaktayım,Rabbim kimseleri yataklara bağlı bırakmasın..Geceleri gelen ateş nöbetlerindeki ''domuz gribimi oldum acaba,ölüyormuyum?,,gibilerinden travmatik düşünceler yerini sükunete bıraktı:)) 
   Bu arada annem tekrar geldi.Bitirmesi gereken bir işi vardı ve onun üzerine bu sefer yalnız bir dönüş yaptı.Tamda hastalığımın başladığı günün ilk sabahı gelip benide öyle görünce,tipik anne misali alelacele yol yorgunu sıcak bir çorba yapıverdi ellerine sağlık.O gün o çorba için neler vermezdim bir bilseniz.Birde anne çorbası olunca...Taaa Kayseri'den bana annem çorba yapmaya gelmiş gibi hissettim:))Bugün azcıkta olsa iyileşince,dışarıdada çok güzel bir hava olunca annemide alıp Funda'yla şöyle çarşıya ve yat limanına doğru indik...Amacımız dönüşte birde üçümüzün sevdiği ''kokoreç,,ziyafetiyle günü tamamlamaktı.


    Kaleiçinden tarihi sokakları turlayarak indik aşağıya..


                   Ilgın'ın hem mızmızlığı hem çenesi son safhadaydı:))Sus artık demekten annesi bi hal oldu...Annemde bir taraftan ''e çekmiş halasına,aynı oda böyleydi,bir dakka susmazdı,,diye banada göndermeler yapmaktan geri kalmadı:))Laf aramızda doğru söylüyor,Ilgında kendi küçüklüğümü görüyorum gerçekten,itiraf edeyim..bir taraftanda mutlu oluyorum.E kızlar halaya çekermiş:))


     Sonracığıma güzel bir tekne turu yaptık..Açıklarda esinti beni endişelendirsede,amaaaan olan oldu zaten...


            Falezlerdeki görüntüler güzeldi..


    Ilgın artık yorgunluğun zirvesinde saçmalamaya başladı ve teknedeki müzik için ''uyuyamıyoruuum,kapatsınlar,,demeye başladı:)...
    En önemli noktamız ''kokoreççi,,de resim çekmeyi unutunca banada anlatması kaldı..Üçümüzde bayılırız bu Avrupa birliği mağduru olacak milli yemeğimize ama ben uzunca bir süre daha yemem herhalde..Çok geldi..Düşündükçe bile tiksindirecek kadar..Neden bilmiyorum,halbuki severim kendilerini ama..
   Dayımlar gelmişler Kayseri'den Isparta'ya.Oğlu Kürşat'ın yemin törenine.Birazdanda burda olacaklar ve muhtemeldirki hafta sonumuz bayağı bir dolu ve yoğun geçecek..Allah'tan annem burda.Ben çalışıyorum ve o herşeyimize yetişiyor bu arada sağolsun..
18 Mart 2012 Pazar

Misafirin misafiri..

   Arkadaşımız (aynı zamanda mesai arkadaşım)Mahmut misafir olarak gideceği eve bizide davet edince böyle bir başlık çıktı ortaya..Hiç adetimiz değildir böyle birşey ama kurban münasebetiyle tanıştığımız akrabalarıyla azda olsa bir aşinalık,tanışıklık vardı.Onlarda Kayserili:)Bugün Pazar ve mevsim,güzelliklerinin sinyallerini göndermeye başladı Antalya'da.Öğleye kadar çalışmış olsamda önemli değildi.Ben eşimle telefonda öğleden sonrası için neler yaparız planları yaparken Mahmut gidecekleri akrabalarının evine ısrar kıyamet davet etti..Olurmu,olmazmı derken ev sahibine haber vermiş bile.Evsahibinin cevabı ise gittiğimizde itiraf doluydu:))''Baaşım üzerine ama sosyete falan olurlarda,biz bir gecekonduda oturuyoruz,burayı beğenirlermi yavrum?,,demiş teyzem:))endişeyle..Tabii ben işçıkışı kıyafetlerimle gitsemde eşimden getirmesi için gündelik kıyafet istemiştim.O şekildede kapıda görünce teyzem öyle bir baktı,nasıl davranacağını şaşırdı:))...
   Ver teyzem bir yeleğini burası esiyor!dedim şaşırdı:)En güzel yeleğini seçmeye çalıştı,hooop giyiverdim..Daha önce yapılacak ''kiremitte tavuk,,için ön hazırlıklar tamamlanmış...Geçtik başına..


     Türk insanının sınır tanımaz damak zevki düşkünlüğünün ürünü olan bu ''sobalı güveç,, çok ilginçti.İlk defa rastladım ama onlarda bir pazarda rastlayıp almışlar....Epey bi inceledim..toprak güvecin materyalinden üstünü yapmışlar,altında ise odun yanan sobası.Herşey pişiriyorlarmış.Gözleme,börek,çörek...Biz sebzeleri pişirerek başladık.

  
     Geçtim sobanın başına,göründüğüm gibi değilim ben!der gibi:))


     Semra ile sebzeleri soyarken teyze ''aman ellerin batmasın ben yapayım,,larla ortalarda uğraşsada hiç aldırmadım..Tam aradığım ortam.Ne güzel..

                                          ''hünnap,,diye bir meyve ağaçları varmış bahçede.İğde gibi bir dokusu var ama daha farklı ve süngerimsi.Küçücük bir çekirdeği, ve en son damakta erik gibi bir tad bırakıyor .Çok tatlı..Fazla yiyemiyorsun.


      Masayı şurayamı kursak burayamı derken boşverin siz hep nasıl yiyorsanız lütfen öyle yiyelim dedik.Yerde...Ne güldük,ne şamata yaptık hala karnım ağrıyor:))
     Velhasılı harika bir gün geçirdik hemşehrilerimizle.Doğal,neşeli ve dostane..Konular,sohbetler ve şiveler hiç yabancı değildi...Şahender teyze ve İlhan amcaya misafirperverliklerinden dolayı çok teşekkür ettik.Harika insanlar..Birdahaki sefere deyip ellerini öpüp ayrıldık..

15 Mart 2012 Perşembe

''Yeni gelin,,tatlısı ve kızımdan elmalı toplar..

  Tatlının ismiyle uzaktan yakından bir alakam kalmamakla birlikte yine bu tatlının asıl ismi olan ''tembel avrat,,tatlısı ismini biz tüm bayanları tenzih ederek telaffuz etmek istiyorum:))Sevgili Sevil'in sayfasında tarifi görünce hemen atladım..Atlamadan önce;Migrenim geçti,dolayısıyla sinirimde.Yorgunluktan dolayı çoğu zaman haber saatinin ve dizilerin sonunu zor görsemde:))internet sağolsun ertesi gün dünyadan haberdar ediyor.Asosyal kimlikten 1 gün gecikmelide olsa kurtuluyorum:)
 

     Tatlı hiç yemediğim meşhur laz böreğini andırdı sanki.(Yemediğim bir tatlıya benzetmek tuhaf oldu doğrusu)..Bence hafif,güllacıda andıran tadıyla lezzetli..


Malzemeler:
  • Baklavalık yufka
  • 1 su bardağı çekilmiş ceviz
  • 1 su bardağı çekilmiş fındık
 Üzeri için:
  • 3 yumurta
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı sıvı yağ
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  Şerbeti için:
  • 2 su bardağı su
  • 1 su bardağı şeker
   Öncelikle şerbeti 5 dakika kaynatıp soğutuyoruz.Tek tek serdiğimiz baklavalık yufkaların üzerine çekilmiş ceviz ve fındık içini serpiyoruz.İki tarafından büzüp (Kırıştırıp) dikdörtgen borcama sırayla dizip sıkıştırıyoruz.Yumurta ve şekeri iyice çırpıp diğer malzemeleride ekleyip birazcık daha çırpmaya devam ediyoruz.Bu sosu yufkaların üzerine gezdirip fırına veriyoruz.Üzeri ve altı kızarana kadar fırında pişirip çıkarınca henüz sıcak olan tatlının üzerine soğuk şerbeti döküp çekmesini bekliyoruz...Afiyet olsun.Tarifin orjinali burada ..


   Ve beklenen oldu,büyük boy kızım kendiliğinden mutfağa girip tarifini nereden ve nasıl bulduğunu bilmediğim elmalı bisküvili toplardan yaptı.Söylediği,okulda bir arkadaşının yapıp getirdiği idi.Çok beğenmiş,hiçbir açıklama yapmaksızın mutfakta ''sürpriz,sürpriz,, diye çalışaraktan biz ebeveynlerini şaşırtarak çok lezzetli bir tatlıyı yapmış oldu:)...Devamı gelir inşAllah..Gelsin,gelsinde banada bir önceki postumda yazdıklarımı geri almak nasip olsun:))
   Bizi mutfağa sokmadı ama kısacası,üstü kapalı (Sanki sır bir reçete imiş gibi) anlatarak,elmaları rendelediğini,rondoda çektiği pötibör  bisküvileri,cevizleri,kuru üzümleri,pudra şekeri,tarçın karışımını yoğurarak,benmari usulü erittiği bitter çikolataya buladığı topları en son hindistan ceviziyle buluşturduğunu anlattı...ama ne edayla bir görseniz:))


     Bugün bir ev toplantısındaydık.Verimli geçtiğini düşünüyorum.Tartışmak ve ikna etmek iyi geldi:))..Yoruldum ama şikayet etmiycem..İşin sabah stresinden sonra çok tatlı Antalya şivesiyle konuşan hanımlarla birkaç saat geçirmek dünyamı değiştirdi.''Hadi bakeem,yiyin gare!çay gatçeem!,,dedikçe ev sahibimiz ben gülmemek için kendimi her seferinde zor tuttum.(Yalnız buradaki konumuz çok ciddi olduğundan,siyasi kimlikle yakalanmışız objektife).Çok tatlı konuşuyorlar çook!


Benden size gelsin,dinleyin emi?

12 Mart 2012 Pazartesi

Ben,ben değilim bugün..

  • Fena halde migrenim tutmuş durumda ve eve geldim bir tane bile ilacım kalmamış..
  • Yatmak uyumak istedim,hiçbirşey yapmamak,gözlerimi kapayıp birkaç saatliğine unutmak bu ağrıyı..
  •  Yaren arkadaşıyla gelmiş eve,ortalığın dağınıklığınamı sinirleneyim,yaptıkları gürültüden dolayı uyuyamamayamı yoksa artık ayaklarıma dolaşan yerlere attıkları kıyafetlerinemi..
  • Çıldırdım ve ikiside payını aldı bundan.Hatta hırsımı alamayıp büyük boy olanına telefon açıp bas bas bağırdım...Neye uğradığını şaşırdı..Pişmanmıyım,hayır.
  • Annemler gitti
  • Akşama balık yapıcam,isterlerlerse yemesinler bu hamsi olacak.Yeter artık balık beğendiremiyorum.Herkese ayrı balık pişmeyecek!
  • Farkında değilim ve dişlerimi sıkmaktan çenem ağrıyor.
  • Bir sepet çamaşır,katlanıp kaldırılmayı bekliyor,umrumda değil!Sinirim bozuluyor orda durdukça o kadar..(Evde iki tane koca koca kız,bir tanesi bile el atmıyor,bende atmıycam,hadi bakalm!)
  • Artık migrenimi tetikleyen gıdayıda buldum çok şükür:Peynir..2 gündür fazla tükettim.Denedim ve budur.
  • Bir Allahın kuluda bu evde üzerine düşeni yapıp,yükümü hafifletmiyor,sabır taşlarım yerinden oynamaya başladı..çok kötü patlıycam,yakındır,her an olabilir...
  • Biri beni durdursun...Zira çok fenalara gitmekteyim.....
7 Mart 2012 Çarşamba

Buralardayım,kutlamalardayım..

   Bayağı olmuş yazmayalı.Bunca zamanda yazacak ne çok şeyi biriktirmiştir dediğinizi duyar gibiyim:)Üzgünüm,sizleri hayal kırıklığına uğratacağım.Kayda geçecek çok şey yok.Çok şey var:)İşteki yoğunluk sağolsun hiçbirşeye fırsat bırakmamakla birlikte,benim kaydımı fazlasıyla dolduruyor...Annemlere zaman ayıramadığımı itiraf etmeliyim.Uyumaya vakti ancak buldum bu zaman içerisinde.
  Bu kadar zamandaki tek değişiklik bugün kutladığımız Dünya Kadınlar Günü etkinliği idi.Tüm hemcinslerimin gününüde can-ı gönülden kutluyorum.Biz öyle bir tek günle kalmayız tabii.Gerçi nankörlük etmeyelim hanımlar,anneler günüydü,sevgililer günü,doğum günleri hep bize çalışıyor:)Erkekler günü yok bildiğim kadarıyla,babalar günüde vasat geçiyor alem-i cihanda:))


     Bugünün yükü bendeydi.Yani kısmen.Arkadaşlar tüm hazırlıkları yapmışlar.Bende kaç gündür hazırladığım slayt gösterisi ve yapacağım konuşma üzerinde geceyarılarına kadar çalıştım.Beğenildiğini umuyorum...Günün anlam ve önemi,protokol konuşmalarının sunumu,etkinliklerimizi ve kadın haklarıyla ilgili slaytın seslendirme ve sunumu:))...Atlattım çok şükür...



      Ekranların beni kilolu gösterdiği kanaatine varmıştım ama sanırım objektiflerde öyle:))...Kilolar s.o.s vermekte..Naapıcam ben bunlarla bilmiyorum.Geçen yılki kadınlar günü etkinliğindeki resimlere bakınca anladımki her geçen yıl benim aleyhime işliyor:((


   Eğlenceye başlamak için hanımların sabırsızlanacağın bildiğimiz için slayt gösterisini fazla uzun tutmadık...Bana bakmayın,oynadığıma falan...Benimkisi sadece formalite:)


      Yönetim kurulumuz her alanda başarılı:))




       Annemede değişiklik oldu.Gelin-kaynana pek keyifliydiler...

Sizlerin bu özel gününü tekrar kutluyor,sevgilerimi gönderiyorum...Canlarım,bundan sonraki yazımı ne zaman yazacağım bilinmez...Bildiğimi ileteyim;Sakin,dingin ve daha geniş bir zamanımda...Gözüm sizde,yüreğim burda bilesiniz...Seviyorum sizi..

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

instagramdayım..

Ben'ce...

Fotoğrafım
Limon çiçekleri
Antalya, Türkiye
Yaşamımızın sınırlarını hayaller belirler.Hayallerin genişliği,yaşamın sınırlarını aşsada bazen,limon çiçeklerinin o dayanılmaz ilhamı kendini buralara atmış durumda.O kokuyu ömrünüzde birkez olsun hissetmeniz dileğiyle...
Profilimin tamamını görüntüle

Google Website Translator

İzleyiciler

Facebook'tayım.

Nereden böyle?

Misafir olduklarım

Sayfalar

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Sponsors