18 Ocak 2014 Cumartesi
Hollanda-1
Resimlere bakarken sesli olarak hala inanamadığımı söyledim..
Evet,tam 30 yıl sonra doğduğum,birazcık büyüdüğüm,kalan birazcık çocukluğuda Türkiye'ye ayırmış olmaktan mutlu olduğum günlere geri dönmek çok güzeldi..
Eşim bu gezide bana kardeşimin eşlik etmesinin beni daha mutlu edeceğini düşünmüştü..
Haklıydı..
Onunla yaşanmışlıklarımız daha fazla,anılarımız ortak,özlemlerimiz aynıydı Hollanda konusunda..
Oraya vardığımızda çocukluğa ait ne varsa sindire sindire görmek için sabırsızlanıyordum..
10 yaşında ayrılıp,39 yaşında olarak aynı sokaklara dönmek...İnanılmazdı..
Küçücük Hollanda kasabasının gözümüze neden bu kadar büyük geldiğini Türkiye'de yaşadıktan sonra anlamak mümkün değildi..Aslında mümkün..Biz küçüktük,dünya,etrafımız büyüktü..
Minik kasabanın belkide tek otelinde tek müşteriler olarak ağırlanmanın dayanılmaz güzelliğini yaşadık:))..Hergün kahvaltıdan sonra hemencecik rutin turlarımıza başlıyorduk.Akrabaların tüm arabayla gezdirme ısrarlarını reddederek,sadece yürüyerek..
Bütün bu duyguların yarattığı heyecan,mutluluk bir tarafa,güneşsiz,nemli ve soğuk olan bu ülkede çocukluğumdaki Türkiye özlemimin haklılığını teyid etmiş oldum..Fotoğraflarda canlılığı yakalayamadım.Sebep güneşsizlik..
Hergün evimizin hemen arkasında çanlarını çalarken beni bu sesten dolayı depresif hallere sokan bu kiliseyi tekrar göreceğim aklıma gelmezdi..
Belkide 1 haftada yaya olarak ilk defa bu kadar çok yol katettik..Hergün otele döndüğümüzde bacaklarımızı hissetmiyorduk ama şikayetçi değildik..
Kanallar ülkesi ve pek kar yağmayan Hollanda'da bu kanal her kış buz tutar ve biz üzerinde deli gibi buz patencileri ile birlikte kayardık..Soğuğu siz tahmin edin artık.Şimdi pek tutmuyormuş..Dünya ısınıyor diyorlar,doğrudur herhalde..
Hiçbirşey,hiçbir yol değişmezmi?..Değişmemiş işte.Pazara giderken geçtiğimiz bu açılır kapanır köprünün kumanda kabinleri bile aynı,hemde aynı renkte..
Değişmeyen şeylerden biride hep kayarak indiğim bu merdiven korkuluklarının mavi rengi..Kayıyormuş gibi çek pampa:))
Şehirdeki tüm evlerin en az 200-300 yıllık olduğuna şu anki yaşımla inanamıyorum..Bugün yapılmış gibi ve kapı pencere rengine varana dek değişmemiş olması..Biz niye böyle yap-bozcuyuz ki..Olmasak iyi..Eminim bir 30 yıl sonrada gidecek olsam manzaram farklı olmayacak..
Ve küçücük çarşısının meşhur sokağı Nieuwstraat..Sağdaki ilk dükkanın hala aynı pasta dükkanı olması beni çok şaşırttı..Geçerken hep orda durur ve muhteşem süslenmiş pastaları izlemeden geçmezdim..Şimdi vitrinlerinde o kadar şaaşalı pastalar görmedim..
Bugünlük bu kadar dostlar,
Sizleri seviyorum..
Bu şarkının en güzel yorumu bu,postu birde bu şarkı eşliğine okuyun derim..
Evet,tam 30 yıl sonra doğduğum,birazcık büyüdüğüm,kalan birazcık çocukluğuda Türkiye'ye ayırmış olmaktan mutlu olduğum günlere geri dönmek çok güzeldi..
Eşim bu gezide bana kardeşimin eşlik etmesinin beni daha mutlu edeceğini düşünmüştü..
Haklıydı..
Onunla yaşanmışlıklarımız daha fazla,anılarımız ortak,özlemlerimiz aynıydı Hollanda konusunda..
Oraya vardığımızda çocukluğa ait ne varsa sindire sindire görmek için sabırsızlanıyordum..
10 yaşında ayrılıp,39 yaşında olarak aynı sokaklara dönmek...İnanılmazdı..
Küçücük Hollanda kasabasının gözümüze neden bu kadar büyük geldiğini Türkiye'de yaşadıktan sonra anlamak mümkün değildi..Aslında mümkün..Biz küçüktük,dünya,etrafımız büyüktü..
Minik kasabanın belkide tek otelinde tek müşteriler olarak ağırlanmanın dayanılmaz güzelliğini yaşadık:))..Hergün kahvaltıdan sonra hemencecik rutin turlarımıza başlıyorduk.Akrabaların tüm arabayla gezdirme ısrarlarını reddederek,sadece yürüyerek..
Bütün bu duyguların yarattığı heyecan,mutluluk bir tarafa,güneşsiz,nemli ve soğuk olan bu ülkede çocukluğumdaki Türkiye özlemimin haklılığını teyid etmiş oldum..Fotoğraflarda canlılığı yakalayamadım.Sebep güneşsizlik..
Hergün evimizin hemen arkasında çanlarını çalarken beni bu sesten dolayı depresif hallere sokan bu kiliseyi tekrar göreceğim aklıma gelmezdi..
Belkide 1 haftada yaya olarak ilk defa bu kadar çok yol katettik..Hergün otele döndüğümüzde bacaklarımızı hissetmiyorduk ama şikayetçi değildik..
Kanallar ülkesi ve pek kar yağmayan Hollanda'da bu kanal her kış buz tutar ve biz üzerinde deli gibi buz patencileri ile birlikte kayardık..Soğuğu siz tahmin edin artık.Şimdi pek tutmuyormuş..Dünya ısınıyor diyorlar,doğrudur herhalde..
Hiçbirşey,hiçbir yol değişmezmi?..Değişmemiş işte.Pazara giderken geçtiğimiz bu açılır kapanır köprünün kumanda kabinleri bile aynı,hemde aynı renkte..
Değişmeyen şeylerden biride hep kayarak indiğim bu merdiven korkuluklarının mavi rengi..Kayıyormuş gibi çek pampa:))
Şehirdeki tüm evlerin en az 200-300 yıllık olduğuna şu anki yaşımla inanamıyorum..Bugün yapılmış gibi ve kapı pencere rengine varana dek değişmemiş olması..Biz niye böyle yap-bozcuyuz ki..Olmasak iyi..Eminim bir 30 yıl sonrada gidecek olsam manzaram farklı olmayacak..
Ve küçücük çarşısının meşhur sokağı Nieuwstraat..Sağdaki ilk dükkanın hala aynı pasta dükkanı olması beni çok şaşırttı..Geçerken hep orda durur ve muhteşem süslenmiş pastaları izlemeden geçmezdim..Şimdi vitrinlerinde o kadar şaaşalı pastalar görmedim..
Bugünlük bu kadar dostlar,
Sizleri seviyorum..
Bu şarkının en güzel yorumu bu,postu birde bu şarkı eşliğine okuyun derim..
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(Atom)
instagramdayım..
Ben'ce...
- Limon çiçekleri
- Antalya, Türkiye
- Yaşamımızın sınırlarını hayaller belirler.Hayallerin genişliği,yaşamın sınırlarını aşsada bazen,limon çiçeklerinin o dayanılmaz ilhamı kendini buralara atmış durumda.O kokuyu ömrünüzde birkez olsun hissetmeniz dileğiyle...
Google Website Translator
İzleyiciler
Facebook'tayım.
Nereden böyle?
Misafir olduklarım
Sayfalar
Blogger tarafından desteklenmektedir.
6 MUHTEŞEM YORUM..:
hoşgeldin canım.Neggüzel eski günleri yad etmek çok güzel bir duygu olsa gerek.sevgilerimle arkadaşım...
ah Hollanda ülkesinin güzel sehirleri! Cok seviyorum ben Hollanda`yi,ama evet günessizlik bize göre degil! Biz sadece gezmeli görmeliyiz,uzun yilar kalmaya korkarim...
Parca güzel,fotograflarsa harika,sizin adiniza sevindim,ne güzel gezmissiniz,bizde gittigimizde carsiya filan hep yürüyoruz!Sevgiler.
Belki birgun bizede gitmek kısmet olur bende bloguma beklerim
çok güzel kareler arkadasım sevgiler
Anilar tazelenmis canim ne guzel..:-) bu arada fotolarada bayildim.. :-)
ben de sanirim yillar sonra bir daha gidecegim o ulkeye ve ayni sokaklarda dolasirken anilara dalacagim. guzel olacak biliyorum... Bu arada hangi sehir burasi cok merak ettim :)Cok guzel bir gezi olmus anilarla dolu nicesi olsun...