28 Ocak 2014 Salı

Hollanda-3


Rotterdam çok yakındı.
Büyük şehir..Köyden indim şehire hesabı:)
Gezelim istedik ama asıl gitme amacımızı tabiiki yine boğaz:))


''Poffertjes,, yiyecektik burda..
Yine Hollanda'ya özgü,küçüklüğümüzün ağız tadı..
Krep hamurundan minik minik kalıplı tavalarında pişirilen hamurlarının üzerine sıcakken konan tereyağı yavaş yavaş erirken,bol pudra şekeri ile servis ediliyor..
Kardeşim bir önceki yıl burda yediğini söyledi ve en iyisinin burada yapıldığına emindi..Adres yok bir şey yok koskoca şehirde sora sora bulduk inanın:))
Hatta yapılırken videosunu çekmiş ve videoyu birkaç kişiye göstererek sorduk:)..Bulduk ama:)
Sora sora Bağdat bulunurmuymuş?..Bulunurmuş.


Yani tadı anlatılmaz,yaşanır..Birşey daha söylemem gerekirse bununla ilgili,gitmeden bir gün önce sırf bunun için tekrar gittiğimizdir:))


Güzel şehir Rotterdam..Savaşta Almanlar tarafından yerle bir edilmesine rağmen hızla geri inşa edilip,öneminden birşey kaybetmemesi bilinmeye değer..Bu yüzden bizim köyümüz ''Maassluis,, gibi klasik Hollanda mimarisi evlerini görmek zor..Kozmopolit,her milletten insanı sokaklarında çokça gördüğünüz,günü daha uzun saatler yaşayabileceğiniz bir yer..




Biz yinede küçük kasabamızın :) o dingin ve sakin halini seviyorduk..Sokaklarını,kanal boylarını adım adım tekrar tekrar geziyorduk..Her gün sabah akşam turluyorduk..Her yerde mutlaka bir anı çıkıyordu karşımıza.Hiç istisnasız..

Şaşırdığım en büyük nokta ise herşeyin yerli yerinde duruyor olması..Tuğlası,taşı dahi..Öyle bizdeki gibi kaldırım taşları her seçim öncesi değişmiyor,parklar bahçeler 50 sene önce nerdeyse 50 sene sonrada aynı yerde..Tıpkı oturduğumuz mahalleden daha uzak bir yerdeki sokakların aralarını gezerken kardeşimin ''buralarda bir park olacaktı,çok küçük,, diyip evlerin arasında bu parkın hala duruyor olmasının şokunu atlatamadığım gibi:))..İnanılmazdı.Sadece oyun araçları yenilenmişti..



                                              Ben hatırlayamadım ama o hatırladı..


Aytekin...Komşumuzun oğlu,sınıf arkadaşım.O zamanlar sıcak aile ve komşu ilişkilerinin belkide kalan tek tanıklarından..
Yıllar sonra ona burada rastlamak,onun misafirperverliğinin,dostluğunun katışıksız halini hissetmek muhteşemdi..
Yaşadığımız sokağın başında işlettiği İtalyan mutfağının hakim olduğu pizza restoranıyla  bize ev ortamını sonuna kadar yaşattı sağolsun..Eşiyle beraber dayanışmasını hayranlıkla takdir ettik..
Dolaşıyorduk,dolaşıyorduk ve kendimizi Aytekin'in yanında buluyorduk..
Onun ve eşinin samimiyeti uzun sohbetlerimize yansıdı..Akşamlarımız harikaydı.


Eşi Seher mutlaka bekliyorum diyerek bizi harika akşam yemeklerine davet etti..Aytekin'in muhteşem pizzalarının ardından sohbetlere kahvelerimiz eşlik etti..


           Harika pizzalar yapıyordu..Öyle fast food tarzı değil,tek tek elle açılarak,özel..


İtalya'dan gelen özel taş fırınlarda pişen bu pizzaların püf noktalarını öğrenmeye çalışsamda,görüntülemeye fırsat bulamadığım,havada fırlatıp döndürerek hamur açma an'ını yapamayacağımdan dolayı vazgeçtim:))..İşi ustasına bırakmak lazım:))
Kendisine ve misafirperver tatlı eşine buradan bir kez daha sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum..Harıkasınız siz..Hep öyle kalın..Della Casa 'da mutlaka bu pizzalardan yemeden gelmeyin derim..


Mütemadiyen küçücük kasabanın sokaklarındaydık..Aynı yeri defalarca gezdik..Sindire sindire..


Hah işte! dediğim noktalardan biri yine..Buranın bendeki anısı adına bir dakikalık saygı duruşunda bulundum sanki:))
Elimde yeni tenis topumla oynaya oynaya giderken tam bu noktada top kanala düşmüştü.Nasıl üzülmüştüm,nasıl panik yapmıştım.Ordan geçen bir Hollanda'lı gence ağlayarak suyun üzerinde  yüzerek giden topumu almasını istedim:))Çocukluk işte..Nasıl ağlıyordum:)..O genç acaba hangi mantıkla bilmiyorum (belkide gözyaşlarıma dayanamadığı içindir:) ayağındaki ayakkabı ve çorapları çıkarıp aşağıya kadar inip topu almaya çalışmıştı ama nafile..Top gitmişti..
Uzun uzun suya baktım bu sefer...Sanki biryerlerden tenis topu çıkacakmış gibi:))..Hatta köprüden eğilip sağa sola gerçekten baktım...


Otelimiz ev ortamı gibi güzeldi..Otel sahiplerimiz bizim dışımızda olmayan müşterileriyle birer ev sahibesi sıcaklığında ilgilendiler..Güzel güzel sohbet ederek.Zaten sadece yatmaya geliyorduk,her yere yakındı..


Sabahları tipik bir ''Maassluis,, manzarasıyla güne merhaba diyorduk ama bu merhaba saat 10'u buluyordu.Hava bu saatlerde ancak aydınlanıyordu..Bu durum burdaki insanları depresif bir duruma sürüklüyor olmalıydı dedik zira biz 1 hafta zor dayandık bu hava şartlarına..Sisli,gri ve puslu..Çekilmez...

4 MUHTEŞEM YORUM..:

Gulcin dedi ki...

Rotterdam da benim sehrim ve sanirim gordugum kadariyla bizim evimizin oralara da gitmissiniz. Ah pardon eski evimizin... Maasluisd demek sizin kucuk sehir bayilirim ben oraya. Bir sure cok yakininda calismistim. Hayat ne garip, dunya ne ufak. Bayilarak takip ediyorum bu gezinin yazilarini. Ellerinize saglik.

Unknown dedi ki...

merhaba. o kadar güzel yazıyorsunuz ki sanki ben de sizinle o sokakları gezmiş gibi hissediyorum.yazının devamını sabırsızlıkla bekliyorum:)

sevda s. dedi ki...

Ne güzel anlatmışsın. Hollanda hiç gitmediğim ama çok tanıdığım bir yer. Hollandalılara bizim akrabalar diyorum. Abimin eşi Hollandalı ve o ailemize katıldığından beri yemek kültürü, tatlıları, dilleri bir sürü şey öğrendik haklarında. Fotoğraflarına da bayıldım, seninle gezmiş kadar oldum :)

Ayşe Eser dedi ki...

merhaba
heryer hersey cok guzel,pudra şekerli tarifi babaannemde yapardi yerdik pudra şekeri bulamazsak toz şeker dökerdik cok güzel olurdu.bizede beklerim sevgiler

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

instagramdayım..

Ben'ce...

Fotoğrafım
Limon çiçekleri
Antalya, Türkiye
Yaşamımızın sınırlarını hayaller belirler.Hayallerin genişliği,yaşamın sınırlarını aşsada bazen,limon çiçeklerinin o dayanılmaz ilhamı kendini buralara atmış durumda.O kokuyu ömrünüzde birkez olsun hissetmeniz dileğiyle...
Profilimin tamamını görüntüle

Google Website Translator

İzleyiciler

Facebook'tayım.

Nereden böyle?

Misafir olduklarım

Sayfalar

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Sponsors